Kıbrıs, Terkos Gölü'ndeydi Değil mi? [Nilüfer Dumlu Günaydın]

- Osman'ın sorularına yakalancaaz, bur-
dan
 geçmilim diye söledimdi ama di mi?
- Sahi kız ya, yüzümüzü saklasalar barim.
Bundan bir müddet önce, Uğur Dündar'ın sunduğu haberleri dinlerken, Osman Terkan adlı muhabirin bir röportajı ile karşılaştım.
İlginçti...
Eminönü meydanında yol kesmiş, gelip geçene soruyordu:
- Türkiye hangi kıtada?
- Devlet başkanımız kim?
- TBMM Başkanı kim?
- Adalet Bakanı kim?

Gelen cevaplarsa korkunçtu.
İsimler, unvanlar birbirinin içine geçiyordu.
Hayretle izledim.
İnanamadım!

Son soru, "Kıbrıs nerede"ydi.
Bilmeyen olmaz düşüncesiyle dikkat kesildim.
Kimi Ege'de kimi Karadeniz'de kimi Güneydoğu'da derken; bir kişinin cevabı beni derinden sarstı:
- Biliyorum! Sicilya'nın yanında... Askerliğimi Kıbrıs'ta yaptım.

Ne kadar cahil bir ülke olmuşuz!
Olmuşuz diyorum, sonra geçmişle karşılaştırma yapıyorum.
Şimdinin üniversite mezunlarının genel kültürü, geçmişin orta okul mezunlarından çok daha düşük seviyede...
Üniversiteye girmek, gençler için çok önemli boyutlara geldiğinden olacak, çocuklar; yüksek öğrenim sınavından alacakları puanlara yönelik bir sistemle kendilerini yetiştirme ve geliştirme çabası içindeler.
Diğer derslerse önemini kaybetmiş...
Tabii, öğretmenlerin yönlendirmesi de bu yönde...

Her zaman söylerim; önce ekmekler değil, insanlar bozuldu.
Sonra da o insanların yaptığı ekmekler.
Eğitimin kalitesi düştü; eğitim almış, ama yeterince eğitilmemiş insanlar oluştu.

Yazımı bir anımla kapatayım, yüzlerinizde gülümseme bırakarak...
İlkokul beşteyim.
O zamanlar yıl sonu bitirme sınavları var.
Her dersten, bir grup öğretmen karşısında sorgulanıyorsun (!)
Heyecan dorukta; "Ne soracaklar, cevaplayabilecek miyim?" diye.
Derken ilk soru geliyor:
- İspanya'nın başkenti neresidir?

İnsiyaki olarak çıkıyor ağzımdan:
- Madrid!
Sonra düzeltme yoluna gidiyorum:
- Hayır hayır, Real Madrid!
Gülüşmeler arasında veriyorum sınavı...

Şimdi, Osman Terkan'a bir önerim olacak.
Yoldan geçen insanlara sorsun:
- İspanya'nın başkenti neresi? diye...
Verecekleri cevabın, Madrid'den, hatta ve hatta Real Madrid'den çok daha farklı olacağını görecek.

Sevgi ile kalın, neşeniz daim olsun.






Nilüfer Dumlu Günaydın

  • ALINTI YAPMAK İÇİN

    • Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
  • ESER EKLEMEK İÇİN

    • "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
  • YORUM YAZMAK İÇİN

    Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.

TÜM SİTEYİ DİLDEN DİLE ÇEVİRMEK İÇİN, "DİLİ SEÇİN"İ TIKLAYIN