Vallahi de billahi de masumum!
Haberim bile yoktu. Üstelik Sümela'daki ayine de gitmemiştim.
Durup dururken, zorla kaşıttılar irin dolu "Port küvetin" içini.
Onlar da geldiler ve kaşıdılar.
Gürtekin namlı bir dost da bu rezalete bu aymazlılığa karşı gözlerini kapadıktan sonra bir fiske attı açılım masalının tersine...
İşte hepsi bu!
Sümela'dan kalktıktan sonra, benim gibi bir garibanın ayaklarının dibine kadar düştü bu masal. Rahmetli Eflatun Cem Güney sağ olsaydı, radyo saatinde anlattığı masalların sonundaki o ünlü, "Onlar erdi muradına, biz çıkalım kerevetine... Gökten üç elma daha düştü. Biri senin biri benim biri de dinleyenlerin başına..." sözlerini, şöyle değiştirirdi herhâlde...
"Ülkemi bölmek isteyenler erdi muradına, bir indiren bulunur o hainleri elbet, layık oldukları ihanet çukuruna... Yerden üç şeytan daha fışkırdı. Biri başkötünün biri yardakçıların biri de kuklaların başına..."
Adamlara bakın...
İnsan nezaketen de olsa frenler kendini...
Şu "Şebelebettin"in sırtındaki haritayla yazılara bakın!
Gördünüz mü?
Fotoğrafa bakınca göreceksiniz tabii...
Rezaletin bilmem kaçıncı perdesine selam duranları izlerken; bir küçük hatırlatma yapsın ister, doğruları seven gönlüm. Der ki:
"Siz bakmayın; Yunanlının, "Anadolu benim anavatanımdır." dediğine.
Bu yalanı ağızlarında evirip çevirmelerinin tek nedeni Roma İmparatorluğu'nu sahiplenme sahtekârlığından başka bir şey değildir. Buna inanan, çok sayıda, "amiyane tabirle" salakların olması, doğruları değiştirmez. Bilmem kaçıncı kez yazıyorum. Okuyunca o salaklar takımına da anlatın lütfen:
1-Türkler Anadolu'yu, Yunanlılardan ya da onların köklerini bağlamaya çalıştıkları, asla var olmamış, Bizans adlı hayali bir devletten değil; gerçek bir devletten, Roma İmparatorluğu'ndan almıştır.
2-Bizim Yunanlı dediğimiz Helenler, bu imparatorluk içinde yaşayan halklardan yalnızca biridir ki o halklar arasında çok sayıda Türk boyu da vardır.
3-"Biz Bizans'ın devamıyız" yalanına yapışan Yunanlıların tarihçileri de pekâlâ bilir ki tarihte Bizans İmparatorluğu diye bir devlet hiç olmamıştır. Bizans; Hieronymus Wolf adlı bir Alman'ın, 16. yüzyılın ikinci yarısında uydurduğu bir isimdir. Yani yani yani...
Yanisi şu: "1453 nere 16. yüzyılın ikinci yarısı nere..."
Merak buyurmayın, şimdi bırakıyorum yazmayı.
Bundan sonrası, Hürriyet gazetesinde çıkan bir haberden alınan kısacık bir parça ile olayı ortaya çıkardığı söylenen, "Eczacının Sesi"nde yayınlanmış birkaç yoruma ait...
Hadi, buyrun! Afiyet olsun yiyenlere...
ECZACININ SESİ'NDEN BİR YORUM: Bu da AKP’nin Pontus Açılımı. Haritasını bile çizmişler.