Yazılarımı okuyanlar, Vatan gazetesinin sürekli okuru olduğumu ve ondan "Gazetem Vatan" diye söz ettiğimi bilirler. Sürekli okur oluşum yapılan hataları görmezden gelmemi gerektirmiyor. Bunun için birkaç yazı da yazdım. Hiçbir şey değişmedi. Bitmez tükenmez imlâ hataları aynı hızla sürüp gidiyor. Yayıncılık hataları, gazeteciliğin temel kurallarıyla ilgili hatalar da öyle...
En rahatsız edici hatalardan birkaçını alıp başlayalım mı?
Örneğin, kitap ekiyle girelim konuya...
Belki bilirsiniz, Vatan gazetesi dönem dönem bir kitap eki çıkarır. Son sayısındaki "Kitab-ı Cihânnümâ" haberini okumak istedim. Eserin adı olan "Kitab-ı Cihânnümâ" birkaç değişik şekilde yazılmıştı ve doğal olarak bunlardan yalnız biri doğruydu. Hem de kültürden, sanattan, edebiyattan, şiirden söz eden bir ekte yapılıyordu bu... Okuma iştahım anında kaçtı.
Nasıl kaçmasın ki! Gazetedekilerden geçtim, kültüre yönelik ekten söz ediyorum.
Oysa bir gazetede bu tür hataların olabileceği, Vatan'ı tanımadan önce gelmezdi hiç aklıma... Gelmezdi ama üzülerek söylüyorum ki aklımdan düşmüyor şimdi...
Yapılan hatalar bunlarla kalsa hoş karşılamasam da öpüp başıma koyacağım. Mutlu Tönbekici adlı köşe yazarı, geçtiğimiz günlerde; Ermenilerin Türklere karşı olan ünlü iftiralarını desteklediğini açıkça ortaya koyan, özenle seçilmiş cümlelerle Türkleri yerden yere vuran ve bende "Acaba altında bir şeyler mi var?" hissi uyandıran acınası bir yazı yazdı. Yazar ya; akıl onun, bilgisizlik onun, tuttuğu köşe onun. Yalnız ardından öyle bir yazı döşendi ki aklım şaştı.
-"Mesajlar alıyorum, protesto ediliyorum ama kimse bu işin doğrusunu anlatmıyor. Bugünlerde herkese soruyorum: 1915'te ne oldu, kim haklıydı, kim haksız?" Bu türdendi yazdıkları. Hatta okurlarından biriyle ilginç bir diyaloğa girmiş, sanki doğru bilgiyi sunması gereken kendisi değil de okuruymuş gibi:
-"Diyelim ki bilmiyorum ve işte size fırsat beni aydınlatın, ben de okurlarımı aydınlatayım. Hata yapmışım diyeyim. Meğer olaylar böyle gelişmiş diyeyim." demişti.
Bunun üzerine kendisine, yıllar önceki yazılarımdan birkaç örnek gönderdim. Okumuş, aydınlanmış mıdır, bilemiyorum. Çünkü "Hata yaptım." dediğini duymadım. Beklemiyordum da...
Ailemdeki iyi gazetecilerin varlığına rağmen sonuç, güven duygularımı iyice törpüleyip kötü bir yiv çizdi gönlüme. Topluma fikir öncülüğü eden gazetecilik gibi bir mesleğin mensupları, yazdıkları her konuda yeterli bilgi sahibi olmalı ki toplumu doğrularla aydınlatma görevini yerine getirsinler. Gerçi buna da alternatif buldular ya! "Okuma efendim, sayfayı çevir, geç git!"
Bu arada, cahillikleri rahatsız edici boyutta olup da birileri tarafından kendilerine aydın adı takılmışlardan hiç söz etmediğimi fark etmişsinizdir. İnternet mektuplarında ve gazetelerde, onların kaçar avro aldıklarının listesi yayınlanıp duruyor. İşin ilginç yanı, bu listeyi yayınlayan gazete Vatan ve hem kampanya öncüleri hem imzacıları hem de para almışlar diye saydıkları arasında kendi yazarları da var.
Hatalar biter mi? Bitmez. Devam ediyor yeniliklerle birlikte...
Son zamanlarda Vatan gazetesinin spor yazarları ilginç yazılara imza atmaya başladılar. Birisi, rahmetli Kâzım Kanat'ın sık sık yaptığı gibi "kovun onu, kovun bunu" anlamına gelen bir şeyler yazıp duruyor. İnsan haysiyetine ne aykırı bir kelimedir o kovulmak. İnsan haysiyetine ne aykırı bir davranıştır birinin kovulmasını istemek. Acaba bunları yazana sorsam, desem ki: "Beyim, biri sizin için patronunuza gidip 'kovun bunu' dese ve bu dediğini toplumun içinde haykırsa hâliniz nice olur? Vatan gazetesi sizi kovar ve kovduğunu ilan ederse nasıl olur?" Bitmedi, yapılanları eksik yazdım. Dahası da var. İnsanları alaya alan ifadelerini unutuyordum az kalsın. Kim mi bu? Gökmen Özdemir adlı yazar...
Az önce yenilikler demiştim.
Dünkü spor sayfasından, Erdal Cömert'in imzasıyla yayınlanmış bir yazı var sırada. Okudum, "Tam bir kışkırtma yazısı." diye geçirdim aklımdan. Anlamasına anladım da düşüncelerini almak için başkalarına da okuttum. Sonra hepsinin aynı kanıda birleştiğini gördüm. "Provokasyon!" Evet, Beşiktaş taraftarı kulüp başkanı Yıldırım Demirören'e karşı kışkırtılıyordu açıkça...
Spor sayfası; eski hatalarını yapmaya devam ederken, işte bu tür yeniliklere de başladı. Yenilikler içinden en garip karşıladığımsa şu: Gerçek dışı maç sonuçlarının, bolca imla hatasının yer aldığı spor sayfalarının müdürü İbrahim Seten, aynı gazeteden Reha Muhtar'a imla dersi veriyordu. Başkası olsa çok gülerdi ama sinirlerimin o anki hâli, kızarıklık olarak vurdu yüzüme...
Vatan gazetesiyle ilgili eleştirilerim, hâlâ ondan vazgeçmediğimin ifadesidir. İçinde; yurdunu seven, yazmadan önce araştırma yapan, gerçekleri çarpıtmayan, gerçekten kaliteli yazarlar da var. Diğerlerinin; bir gün o çıtaya tutunarak, onlarla birlikte yükseleceği ve gazeteyi yükselteceği günü bekliyorum. O güne kadar ben de üzerime düşen neyse onu yapacak, gerekirse eleştireceğim. Bu da bir okur olarak, görevimdir benim. Görevi terk etme huyumsa olmadı hiç!
.
.
.
.
Günay Tulun
Vatan Gazetesi: Gazetem Vatan [Günay Tulun]
ALINTI YAPMAK İÇİN
- Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
ESER EKLEMEK İÇİN
- "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
YORUM YAZMAK İÇİN
Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.