Dün akşam haberlerinde görünce gözlerime inanamadım.
O sakin üniversite şehri Edirne'nin yolları, sanki terörist avına çıkılmış gibi, polis kaynıyordu. Ne olmuştu da bu kadar çok sayıda polis, barikat kurmuştu?
Meraklandım ve TV'nin sesini açtım.
Açar açmaz olayı anladım.
Toplu taşımacılığa yapılan aşırı zam!
Son zamanlarda sık sık Edirne'ye gidip geliyorum.
Bu inanılmaz boyutlara çekilen taşıt zammını yakından takip etme fırsatım oldu. Öğrenciler; şehir içinde 75 kuruş vererek seyahat ediyorlardı. Tam ise 100 kuruştu. Bir gün eşimle minibüse bindik ve her zaman 100 kuruş olan ücretin, o sabahtan itibaren zamlanarak 150 kuruşa çıkarıldığını öğrendik.
Parayı ödedik tabii.
Biz ödedik ama araçtaki Edirneliler bayağı sinirlendi.
Birkaç kişi minibüs şöförüyle fena hâlde ağız dalaşına girdi.
Oransal olarak bu kadar yüksek bir zammın gereği neydi ki?
Malum olduğu üzere sonuç değişmedi.
Araç ancak, öğrenciler 125, diğer vatandaşlarsa 150 kuruş verdikten sonra hareket ettirildi.
Seferler, İstanbul'a döndüğümüz gün bile patırtılı gürültülü bir cümbüş içinde sürüp gidiyordu.
Bu arada Edirne Belediyesi "Taşıt Kart" adı altında bir kart hazırlamış.
Herkes bu karttan almak zorundaymış.
Kartların fiyatı 5,- TL. Doldurulması size ait.
İster 10,- TL'lik ister 20,- veya daha fazla doldurabilirmişsiniz!!!
Öğrenciler kart alırlarsa 100 kuruş (indirimli), tam ise 125 kuruş (bu da indirimli) ödeyeceklermiş.
Maksat binlerce kart satmak sanırım.
Hâlbuki Belediye, bu çirkin tavrında ısrar etmese ayrıca bilgi vermeyi akıl etse "Şu nedenlerle böyle bir karar almak zorunda kaldık!" gibilerinden bir açıklama yapsa işin boyutu çok daha farklı olacak, belki de bu tarz bir protesto olayı yaşanmayacaktı. Çünkü Edirne Halkı hem uygar hem de çok anlayışlı...
Öğrenciler de onların bu durumuyla büyük bir uyum içindeymiş gibi görünüyor.
Olay tamamen "BELEDİYE"nin hatasıdır.
Öğrenciler, protestolarında tümüyle haklıdır.
O çocukların üzerine, teröristlermiş gibi polislerin yollanması da yine "BELEDİYE"nin neden olduğu büyük bir yanlıştır.
Gayet masumane bir şekilde sürdürülen protesto eylemini izlerken, bir emniyet mensubunun cici bir kız öğrenciyi saçlarından çekerek, sertçe itip kakalaması beni derinden yaraladı.
Emniyet güçlerimiz, görev ve sorumlulukları gereği, bu tür olaylarda mutlaka daha hassas olmak zorunda.
Korkum; Edirne'nin de bu tür olaylarla çığırından çıkması...
Bana göre, bunda Edirnelilerin de büyük kabahati var!
Kendilerini de etkileyen bu olayda neden öğrencilerin arkasında olmadılar?
O öğrenciler ki bu ilim irfan yuvası şehri ekonomik açıdan bayağı kalkındırmış!
Edirne'nin eski hâlini de bilirim ben.
Halkı modern, buna karşın yaşam son derece pahalı, kent olaraksa köhneydi.
Şimdi büyük şehirlerde olan bütün mağazaların birer şubesi var.
Alışveriş merkezi, sinemaları var.
Ortam cıvıl cıvıl Edirne'de...
Hepimiz şahidiz: Eskişehir, Belediye Başkanı'nın sayesinde mükemmel bir üniversite şehri konumundadır bugün...
Eğer, Eskişehir gibi iyi bir belediye başkanına sahip olmuş olsalardı, Edirne'de de bu tarz çirkinlikler yaşanmazdı.
Herkesi, birer sorumlu gibi davranmaya çağırıyorum!
O çocuklar hepimizin!
Canay Davran
Kabahat Bu Kez Edirne Belediyesi'nde [Canay Davran]
