Bunlardan biri de MÖ 1302-1212 yılları arasında, II. Ramses ve Karısı Nefertari arasında yaşanmış olan büyük aşktır.
II. Ramses'e; halkı, kendisinin bir ilah olduğunu düşünerek, "Güneşin Oğlu" ve "Işığın Oğlu" gibi isimler vermiştir.
Ramses'in tam sekiz eşi vardır.
Sekiz eşinden biri olan ve ismi "Güzel eş" anlamı taşıyan Nefertari'ye çılgınca aşıktır.
Ona olan aşkını ispatlamak için değişik bir hediye vermek ister.
Krallığı döneminde, isyan çıkaranları kovalarken gördüğü kayalık bir dağın içini oydurarak, ünlü EBU SİMBEL tapınağının yapımını başlatır.
Ebu Simbel, "Sümbülün babası" demektir o dönem Mısır dilinde...
Koskoca dağın içini elli beş metre oydurtur.
Tapınağın giriş kapısının önüne, yirmi metre yüksekliğinde ve kaideleri ile birlikte otuz üç metreye ulaşan dört devasa heykel yaptırır.
Nefertari'ye aşkını ispat için yaptırdığı bu tapınakta on binlerce insanın çalıştığını söylememe, bilmem gerek var mı?
O yirmi yılı, tapınağı göreceği günü bekleyerek geçirir Nefertari...
Nihayet beklenen gün gelir. Ebu Simbel’i görmek için yola çıkarlar.
Kendisine adanan tapınak açılacaktır artık.
Kader, o ihtişamı görmesine izin vermez. Yolculuk esnasında, Nil Nehri üzerinde geçirdiği bir kazada hayatını kaybeder.
Yalnız o ihtişamı mı?
Hayır!
Bir kadın için, eşinden alabileceği en muhteşem hediye olan şu sözleri de göremez.
Tapınağın üzerine yazdırılan GÜNEŞİN PARLADIĞI KADIN yazısını...
Karısına olan büyük aşkından söz ettiğim II.Ramses; 90 yıl yaşamıştır. Sevgili karısından dört erkek ve iki kız çocuk sahibi olduğu da günümüze kadar ulaşan bilgiler arasındadır.
Büyük aşkı Nefertari'yi ölümsüz kılan bir başka konu daha vardır.
Tarihte, yüzük parmağına alyans takan ilk insan olarak bilinmesidir bu...
Ebu Simbel'e gelince...
Bu ölümsüz aşkı anlatan, ama talihsiz bir kaza sonucu Nefertari tarafından görülemeyen 300.000 ton ağırlığındaki bu tapınak; 1970 yılında, Assuan Barajı yapılırken, eski orijinalliği büyük bir titizlikle korunarak, bugünkü yerine taşınmıştır.
Canay Davran
